İlya Repin
İlya Repin; çağdaş
yaşamın gözlemine dayanan doğru,
nesnel ve tarafsız bir betimleme amacı güden Gerçekçilik akımının, Doğu Avrupa'daki en önemli temsilcisidir. Yaşadığı dönemin toplumsal olayları, kişilerle ve kendisiyle
olan çatışmaları, politika ve edebiyat gibi unsurlar sanatçının eserlerine
pozitivizm ruhunu getiren başlıca nedenlerdir. Eserlerinde daha insancıl, daha özgün ve popüler konulara dönmek;
doğayı ve onun içinde emek sarfeden kadınların, erkeklerin, işçi sınıfının
bir yansımasını aktarmıştır.
A Parisian Café
Kazandığı bir burs
vesilesi ile Paris’e giden Repin, burada Fransız Empresyonist tarzıyla tanışır.
Bu tanışıklık sanatçının resimlerine ışık ve renk kullanımı konusunda etki eder.
Ancak stili eski Avrupa ustalarınınkilere, özellikle Rembrandt’a, yakın kalır
ve hiçbir zaman Empresyonizmi benimsemez. A Parisian Cafe tablosunu, Paris’te
geçirdiği zaman diliminde, 1875 yılında, yapar.
Resme baktığımızda bir
Paris kafesini görürüz, tüm coşkusuyla karşımızdadır. Bir kafenin dışına
konulan masaları dolduran insanlar vardır, bir grup resmidir. Pek çok resminin
aksine bu resimdekiler işçi değildir. Resimde çoğunlukla soylu ve zengin
insanlar vardır. Repin’in bu soylu ve zengin insanlara karşı tarafsız bir bakış
açısı olduğunu söylemek zor. Resimdeki kişilerin hepsi yapmacık bir ifade
takınmıştır, sanki bir tiyatro oyununun zirve anı canlandırılmaktadır. Herkes
abartılı mimikleriyle resmedilmiştir. Repin, bununla zenginliğin gösterişli
dünyasına ve sahteliğine dikkat çekiyor olabilir. Tabloya hakim olan duygu da
mutsuzluk gibi durmaktadır. Neredeyse sadece tek bir figürü gülümserken
görürüz. Herkes mutsuzdur. Zenginliğin mutluluk için bir araç olmadığı
çıkarılabilir.
Birçok tablosunda olduğu
gibi burada da parlak, patlayan renkleri kullanmaktan kaçındığı söylenebilir.
Siyah, kahverengi ve sarı ağırlıklı bir resimdir. Bu tekdüzeliği gülümseyen
kadın bozmaktadır. Üzerinde mavi kafasında ise kırmızı renk vardır. İlk bakışta
kafenin içinde yanan ışıklar dikkat çeker ve zamanın gece olduğunu düşündürür
fakat dikkatli bakıldığında ve dışarıda oturan insanlar incelendiğinde öğleden
sonra, akşamdan önce olan bir zaman dilimini yansıttığı söylenebilir.

Öndeki
figürlerin arkasında ise sohbet eden iki adam, bir garson, kendisinden mevkice
yukarıda olan birine şapka çıkararak selam veren bir adam, ve iki adamla
birlikte oturan son derece mutsuz bir kadın görülür. Repin’in Paris
sokaklarında karşılaştığı pek çok insana bu resimde yer verdiği söylenebilir.
Yine diğer resimlerinde olduğu gibi karakterlerin ruh hallerini de yansıttığı
söylenebilir. Bakıldığında mutsuzluk, şaşkınlık, dehşet, bıkkınlık, kibir gibi
pek çok duyguyu görmek mümkün.

Resimde iki işçi görülür, birisi arkada kısmen karanlıkta kalan çiçekçi adam diğeri de son derece kibirle insanlara bakan garsondur.